Önce telefon üreticilerine, ondan sonra da Google'a, hatta ucundan uygulama geliştiricilere giydiresim var.
Şimdi,
flash yongaları boyuna ucuzluyor, ama telefon üreticileri hala 8GB,
16GB gibi komik büyüklükte (küçüklükte de diyebiliriz) depolaması olan
telefonlar yapıyor. 32GB standart olması gerekirken hala opsiyon, daha
üzeri ise lüks sayılıyor. Sırf segmentasyon olsun diye aynı telefonun
16GB ve 32GB modelleri arasında ciddi fiyat farkı oluyor, halbuki en
hızlı flash yongaların bile maliyeti o farkın 5'te 1'i filan.
Tabi
hal böyle olunca biz de hafıza kartına güveniyoruz, daha doğrusu
güvenmek istiyoruz. Bu sefer de Android'in kısıtlamaları çıkıyor
önümüze, üstüne bir de uygulamaların saçmalıkları sıkıntı yaratıyor.
Tamam, fotoğrafları ve medya dosyalarını hafıza kartında
depolayabiliyoruz. İyi de, artık uygulamalar da çok yer kaplıyor. Kıçı
kırık mesajlaşma uygulaması yüzlerce MB yer işgal edebiliyor. Önbelleği,
arabelleği, kayıtları, arşivleri filan derken tek yaptığı internet
üzerinden mesaj ve fotoğraf göndermek olan bir mobil uygulama neredeyse
bir CD büyüklüğünde yer kaplıyor telefon belleğinde. Bunların bir
kısmını hafıza kartına aktarmak mümkün. Ancak tamamı aktarılamıyor,
üstelik nedense hafıza kartına aktarınca uygulamanın kapladığı toplam
alan büyüyor. Mesela uygulama 100MB yer kaplıyorsa bunun 50MB kısmını
hafıza kartına aktarınca bu sefer telefon belleğinde 70MB kalıyor.
Şişiyor yani sebepsiz şekilde. Hadi buna da razı olduk diyelim, bu sefer
de o uygulamayı her güncellediğimizde hafıza kartına taşıma işlemini
tekrardan yapmamız gerekiyor, çünkü güncelleme sırasında uygulama
tekrardan telefon belleğine kuruluyor.
Android 6 ile birlikte
Adoptable Storage diye bir özellik geliyor. Bu özellik sayesinde
yukarıda yazdığım tüm sorunlar (teoride) çözülüyor. Telefona takılan
hafıza kartı EXT4 formatında şifreli olarak formatlanıp sistem
belleğinin bir parçası haline getiriliyor. Uygulamalar onun üzerine
kurulabiliyor (tamamen), yani depolama sıkıntısı ortadan kalkıyor. Tabi
hızlı hafıza kartları kullanılması lazım, yoksa telefon yavaşlar. Lakin
telefon üreticileri bu özelliği sunmakta biraz çekingen davranıyorlar.
Zira böyle bir özellik insanların sadece 16GB daha yüksek cihaz belleği
için 500 lira vermesini saçma hale getirecek. Haliyle devre dışı
bırakıveriyorlar bunu. Samsung engelliyormuş mesela. Üstelik Google'ın
bunu tavsiye ettiğini söylüyorlarmış. Bu özelliğin performansı
düşürdüğünü, bu yüzden Google'ın "mümkünse kullanmayın" dediğini ileri
sürüyorlarmış. E tamam da, Google tavsiye etmeyecekse neden yeni işletim
sistemine bu özelliği ekledi? Böyle saçmalık olur mu?
Tamam,
hafıza kartları dahili bellek kadar hızlı değil. En hızlı olanlar bile
çok geride kalıyorlar. Performans düşüşleri yaşanacaktır. Ancak bunun da
çaresi var. Uygulama geliştiriciler eğer isterlerse uygulamaların
sadece açılışta okunan, performans gerektiren kısımlarını sistem
belleğinde tutup fuzuli kısımlarını daha yavaş olan hafıza kartında
tutabilir, böylece performans sıkıntısı yaşanmadan ucuza geniş kapasite
kullanılabilir. Tabi bunu asla yapmayacaklar, en azından telefon
üreticileri depolama alanını segmentasyon için kullandıkça bu bir
şekilde engellenecek.
Google'ın bu işe el atıp bu sorunu çözmesi
gerekiyor. Ya uygulamaları küçültsünler, ya da telefon belleklerini
arttırsınlar. Tabii ki Google tek başına bunu yapamaz, ama üreticileri
ve uygulama geliştiricileri bu yönde teşvik edebilir. Aksi halde daha
senelerce 8GB telefonlar göreceğiz vitrinlerde.
Telefon üreticileri sadece telefon ve şanslı olanları aksesuar sattıkça, kapasite üzerinden segmentasyon değişmecek. Esas kârlı iş yazılım satmak
YanıtlaSil