- Apple Safari 4 pc için çıkmış. Hatta ben şu anda bu yazıyı yeni Safari üzerinde yazıyorum. Apple her zaman estetik açıdan güzel ürünler yaratıyor. Bu ister donanım ister yazılım olsun her zaman böyle. İşin ilginci Apple firması bugüne kadar hiçbir teknoloji geliştirmemiş. Sadece mevcut teknolojileri kullanmış, ama öyle bir kullanmış ki herkese sevdirmiş kendini. Ben şahsen farklı internet tarayıcılarını seven arkadaşlara henüz denemedilerse mutlaka Safari 4 kurup denemelerini öneriyorum. Keşke her yazılım görsel açıdan bu kadar şık olsa...
- Aston Martin Rapide isimli modelinin piyasaya çıkmadan resimleri çekilmiş. Sanırım test sürücüleri çok uyanık kişiler değilller ki gizli tutulması gereken bir arabayı böyle ortalık yere bırakmışlar. Güzel de araba yapmışlar ama be... Aston Martin eskiden beri çok şık arabalar yapar zaten. Ben şahsen asla binemeyeceğim, hatta belki yakından bile göremeyeceğim bu arabayı çok sevdim. Gerçi Aston dediğin tek kapı olur ama olsun, Prsche bile niyeti bozup sedan üretmeye başladıysa buna da göz yummak lazım. Bunlar hep Mercedes'in kabahati. Onlar tutup CLS'yi çıkarmasalardı bugün ne Maserati Quattroporte, ne Porsche Panamera ne de Aston Martin Rapide olurdu piyasada. Neymiş, 4 kapılı coupe, hem kullanışlı hem sportifmiş...
- Ankara'da çok ciddi bir elektrik sarfiyatı var. Bildiğiniz gibi israf günahtır, ama Ankara'nın dindar belediye başkanı Melih Gökçek bu israfa göz yumuyor. Sayın okurlar Ankara'daki tüm trafik ışıkları boşa yanıyor. Yazık yahu. Hiç kimse ışıklara itimat etmiyor. herkes kafasına göre gidiyor. Zaten sinyal veren de yok. 3 şeritli yolda en sağ şeritteyken bir anda soldaki sapağa dönen arabalar görmek hiç zor değil. Ben şahsen Ankara trafiğinde araba kullanırken kendimi tarzan gibi hissettim. İnsan gibi bir ben varım, ışıkta bekleyen bir tek ben, sinyal veren ben, döneceği şeride önceden geçen ben. Geri kalanı nasıl insan çözemedim.
- İşim gereği yedek parça satan bayi ve servisleri geziyorum. İlginç şeylere de şahit oluyorum. Gaysan diye bir firma varmış. Ürünlerini gördüm raflarda. İşin ilginci bu adamlar "sübap gaydı" üretiyorlarmış. Sanayi sitesinde ilkokulu bitirmemiş usta dükkanının camına çıkartma harfle yanlış yazabilir, ama fabrika sahibi birisi hiç sormaz mı bu nasıl yazılır diye? Adam fabrika sahibi olmuş, imalat yapıyor, tüm Türkiye'ye satış yapıyor belki ihraç bile ediyor o malları ama hala "kayıt" demeyi bilmiyor, kutuların üstüne "gayıt" yazıyor. Ben şahsen buna bir anlam veremedim...
10 Haziran 2009 Çarşamba
Ben şahsen... - 3
İstanbul'a döndüm ve kendi süper hızlı, acaip geniş ekranlı ve çok sağlam internet bağlantılı bilgisayarıma kavuştum. Rahat rahat yazabilirim artık. İşte güncel haberler ve onlarla ilgili kısa yorumlar.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder