Benim en sevdiğim markalardan biri olan Pentax yeni orta seviye dijital SLR makinesini duyurdu. Duyurmuş daha doğrusu. Onlar beni benim onları sevdiğim kadar sevmediklerinden beni basın duyurularına davet etmiyorlar. Ama ben büyüklük gösterip her seferinde onları affediyorum. Bir daha olursa vallahi darılırım Pentax.
Bu fotoğraf makinesi Pentax'ı orta sınıfta temsil edecek. Rakipleri yerine göre Nikon D90 - D300 veya Canon Eos 50D olacak. Ben şimdiden itirazları duyar gibiyim, "hiç Pentax Canon'la yarışabilir mi" veya "Pentax istediği kadar yenisini yapsın, Nikon'un en tırt makinesini bile geçemez" gibi cümleler kuruyorsunuz. Markalara takılmayın arkadaşlar. Bir kere SLR üreten tüm firmalar rüştünü ispatlamış büyük firmalardır. Nikon ve Canon'un avantajı bu sektörde daha eski olmaları ve marka imajları sayesinde daha yüksek fiyatlara fotoğraf makinesi satmalarıdır. Pentax her ne kadar bu iki firma kadar köklü olmasa da tüm profesyonellerin tanıdığı eski ve başarılı bir firmadır.
Bu makinenin henüz testleri yapılmadı ama ben iyi bir performansı olacağını tahmin ediyorum. Tek endişem Pentax'ın eski hastalığının devam etmesi, yani jpeg kodlama sisteminin zayıf ve düşük kaliteli olması. Pentax makineler pahalı rakipleriyle yarışacak kalitede fotoğraf çekiyorlar ancak bu kalite ancak RAW modunda anlaşılıyor. Jpeg olarak çektiğinizde ise görüntü bozuluyor. Umarım bu kusuru düzeltmişlerdir.
Bunların yanında Pentax yine makinenin sağlamlığı üzerinde durmuş. Öncikiler gibi K-7 de sağlam bir gövde ve hava şartlarına karşı cihazı koruyan contalı bağlantılara sahip. Kompakt makinelerin aksine SLRler uzun süre kullanılırlar ve kolayca bozulmalarına tahammül edilemeyecek kadar pahalıdırlar. Bu yüzden sağlamlık çok önemli. Ben kendi yorumlarımı yazdım ama Pentax K-7 ile ilgili daha detaylı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Maalesef Pentax (ve Olympus) SLRler ülkemizde pek yaygın değil. Bir şekilde makineyi bulabilirsiniz ama daha sonra lens veya flaş gibi aksesuarlar almak istediğinizde aradıklarınızı bulamayabilirsiniz. Mağazalar bu markaları pek sevmediklerinden, bu makinelerin lens, flaş gibi aksesuarlarını hiç sevmiyorlar hatta nefret ediyorlar. Ya makinenin üzerinde gelen kit lensiyle yetineceksiniz ya da yurtdışıyla sıkı bağlantılarınız olacak. Türk fotoğrafçısının alternatifleri oldukça kısıtlı, acı ama gerçek...
Bu fotoğraf makinesi Pentax'ı orta sınıfta temsil edecek. Rakipleri yerine göre Nikon D90 - D300 veya Canon Eos 50D olacak. Ben şimdiden itirazları duyar gibiyim, "hiç Pentax Canon'la yarışabilir mi" veya "Pentax istediği kadar yenisini yapsın, Nikon'un en tırt makinesini bile geçemez" gibi cümleler kuruyorsunuz. Markalara takılmayın arkadaşlar. Bir kere SLR üreten tüm firmalar rüştünü ispatlamış büyük firmalardır. Nikon ve Canon'un avantajı bu sektörde daha eski olmaları ve marka imajları sayesinde daha yüksek fiyatlara fotoğraf makinesi satmalarıdır. Pentax her ne kadar bu iki firma kadar köklü olmasa da tüm profesyonellerin tanıdığı eski ve başarılı bir firmadır.
Bu makinenin henüz testleri yapılmadı ama ben iyi bir performansı olacağını tahmin ediyorum. Tek endişem Pentax'ın eski hastalığının devam etmesi, yani jpeg kodlama sisteminin zayıf ve düşük kaliteli olması. Pentax makineler pahalı rakipleriyle yarışacak kalitede fotoğraf çekiyorlar ancak bu kalite ancak RAW modunda anlaşılıyor. Jpeg olarak çektiğinizde ise görüntü bozuluyor. Umarım bu kusuru düzeltmişlerdir.
Bunların yanında Pentax yine makinenin sağlamlığı üzerinde durmuş. Öncikiler gibi K-7 de sağlam bir gövde ve hava şartlarına karşı cihazı koruyan contalı bağlantılara sahip. Kompakt makinelerin aksine SLRler uzun süre kullanılırlar ve kolayca bozulmalarına tahammül edilemeyecek kadar pahalıdırlar. Bu yüzden sağlamlık çok önemli. Ben kendi yorumlarımı yazdım ama Pentax K-7 ile ilgili daha detaylı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Maalesef Pentax (ve Olympus) SLRler ülkemizde pek yaygın değil. Bir şekilde makineyi bulabilirsiniz ama daha sonra lens veya flaş gibi aksesuarlar almak istediğinizde aradıklarınızı bulamayabilirsiniz. Mağazalar bu markaları pek sevmediklerinden, bu makinelerin lens, flaş gibi aksesuarlarını hiç sevmiyorlar hatta nefret ediyorlar. Ya makinenin üzerinde gelen kit lensiyle yetineceksiniz ya da yurtdışıyla sıkı bağlantılarınız olacak. Türk fotoğrafçısının alternatifleri oldukça kısıtlı, acı ama gerçek...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder