14 Ekim 2014 Salı

Tablette Windows 8.1 deneyimi (Acer Iconia W4 ile)

Bu tam bir inceleme değil, daha doğrusu klasik anlamda bir ürün incelemesi değil. Bu yazıda elimden geldiğince Windows 8.1 kullanan tabletle yaşadığım kullanım deneyimlerini paylaşacağım. Ekran görüntüsü koymayacağım, çünkü Windows 8.1’in arayüzünü zaten herkes az çok biliyor, kullanmayan da bir şekilde görmüştür.

Kullandığım cihaz Acer Iconia W4 64GB. Burada yok bildiğim kadarıyla, ABD’den aldım. Burada da onun muadili cihazlar satılıyor ama, gördüğümü hatırlıyorum. Hemen her markanın muadil ürünleri var. Microsoft küçük ekranlı cihazlardan Windows için lisans ücreti almayı bırakınca (veya özel bir indirim yapınca) her üretici girdi bu işe. Acer Iconia W4 rakiplerine göre biraz daha hızlı disk kullandığı için bana göre diğerlerinden bir adım daha önde. Diğerlerinde de farklı avantajlar var tabi. Asus’un Windows 8.1’li tabletinde kalem desteği vardı mesela. Neyse, ben Acer’ı seçtim, ama diğerleri de aşağı yukarı aynı işte. Yeni çıkan, daha düşük donanımlı ve daha ucuz modeller de var, hatta 100$ seviyesine kadar inebiliyor fiyatları, ama tabi o kadar da inmemek lazım mümkünse.

Acer Iconia W4 ve muadili 200-250$ fiyat seviyesindeki ürünlerin hemen hepsinde donanım aynı. 1280×800 çözünürlüğünde ekran, Intel Atom Z3740 işlemci (dört çekirdekli 1.33GHz, turbo modunda 1.8GHz), 2GB ram, 32GB veya 64GB depolama alanı ve MicroSD kart girişi sunuluyor. Bildiğiniz netbook aslında, çok da farklı birşey değil. Bunun farkı 8″ ekranlı, çantada taşınabilen hafif (430 gram) bir tablet halinde sunulması.

Herkes gibi ben de 2GB sistem belleğini görünce biraz ürkmüştüm. 4GB bile bize zor yetiyor, 2GB nasıl yetsin? Kullanım tarzını değiştirince yetiyor işte. Şöyle ki; cihazda tam teşekküllü (RT olmayan, masaüstü tipi) Windows 8.1 yüklü. Bu yüzden normal bir bilgisayarda yaptığımız hemen herşeyi (ekran kartı gerektirmeyen şeyleri tabi) bunda da yapabiliyoruz. Ancak, bunun küçük ekranlı bir tablet olduğunu unutmamak lazım. Zaten ekranın boyutu da bize bunu sürekli hatırlatıyor. Masaüstü modu var ve gayet düzgün çalışıyor, ama hem minicik yazıları görmek zor, hem de gördüğümüz birşeye tıklamak çok zor. Bu yüzden mecbur kalmadıkça masaüstü modu yerine o kimsenin sevmediği Metro arayüzünü kullanmayı tercih ediyoruz. Zaten Metro arayüzü de bunun için tasarlanmıştı.

Tablette kullanınca o hep gıcık olduğumuz Metro arayüzünü daha bir sevdim ben. Bir kere, hem Metro arayüzünde, hem de masaüstü modunda tablet oldukça akıcı çalışıyor. Tabi işlemci güç tasarrufu için tasarlanmış zayıf bir işlemci, bellek de kısıtlı, o yüzden harikalar beklememek lazım. Ancak depolamanın flash tipinde olması SSD performansı veriyor alete. Tabi güncel SSD’lerin 500MB/s okuma yazma hızı yok, ama arama süresi denen lanet şeyin olmaması cihazın çalışmasını acaip hızlandırıyor. Şöyle diyeyim: Basit birşey yapacaksanız güçlü işlemcili ama mekanik diskli bir cihazdan çok daha hızlı çalışıyor Windows’lu tablet. Açılışı hızlı (birkaç saniyede masaüstünde olmak mümkün), kapanışı hızlı, uygulama açılışları hızlı, herşey hızlı.

Peki ne yavaş? Öyle ya, bu kadar zayıf donanımın birşeyleri yavaşlatması gerekir. İşlem gücü gerektiren şeyler yavaş. Örneğin sıkıştırılmış dosyaların açılmasında yavaşlığı hissettiriyor. Uygulama kurulumlarında (o da sıkıştırılmış dosya açılımı aslında) yavaşlık farkediliyor. Diskle fazla işi olmayan, küçük veri paketleri üzerinde yoğun işlem yapılmasını gerektiren şeyler bu tablette yavaş çalışıyor. Tabi yavaşlık dediysem öyle ölü yavaşlığı değil, dört çekirdekli işlemci var sonuçta, ama hani Core i5 veya üzeri işlemcili bir sistem kullananlara biraz ağır gelecektir bu işlemler. Tabi her dakika böyle şeyler yapmadığımız için bu da pek farkedilmiyor, zaten tabletin kullanım alanı da bu değil.

Bilindiği üzere Windows 8’in kendi uygulama mağazası var. Buradan Metro arayüzünde çalışan uygulamaları indirebiliyoruz. Normalde diğer tabletlerde sık kullanılan çoğu uygulama burada da mevcut. Facebook, Twitter, Foursquare gibi uygulamalar “resmi uygulama” olarak yerlerini almışlar mağazada. Bunlar sanki mobil uygulama gibi daha basit arayüzlere sahip oldukları için acaip akıcı çalışıyorlar. Haliyle pil tüketimleri de oldukça düşük. Benzer şekilde Microsoft’un kendi uygulamaları da mağazayı zenginleştiriyor. Cihazda GPS özelliği var, yazılım olarak da ücretsiz Here Maps (Nokia’nın harika harita – navigasyon uygulaması) yüklenebiliyor. Yeni ve popüler çoğu oyun artık Windows 8 mağazasına da geliyor. Baya güzel oyunlar mevcut. Tabi Windows’un uygulama mağazası AppStore veya Google Play kadar kapsamlı değil. Hala eksikler mevcut. Mesela Instagram için resmi uygulama yok. Feedly yok, alternatifleri var, onları da ben pek beğenmedim. Facebook Messenger yok. Mevcut Facebook uygulaması da kenarda kişi listesi göstermediği için tam olarak kimlerin o an online olduğunu görmek mümkün değil. Tabi bu eksiklikler zamanla kapanır ama şu anda böyle bir tablet alanlar bu uygulamaları an itibariyle bulamayacaklarını bilmeliler. Her markada var mı bilmiyorum ama Acer bir güzellik yapıp ev ve öğrenci lisanslı Microsoft Office paketini de cihaza dahil etmiş. Kutudan çıkan lisans kodunu girince aktifleşiyor. Libre Office de benim işimi görüyor normalde ama bu yine de güzel bir detay, hoşuma gitti.

Cihaz Windows’lu olunca standart tarayıcısı da haliyle Internet Explorer oluyor. Tablette Internet Explorer 11’in iki farklı versiyonu mevcut. Bunlardan ilki zaten hepimizin bildiği masaüstündeki IE11. Bir de bunun Metro arayüzünde çalışan hızlı ve hafif kardeşi var. Altyapı bildiğim kadarıyla aynı, ama Metro arayüzündeki IE biraz daha tablet dostu arayüze sahip. Windows Phone’daki Internet Explorer’ın daha büyük ekranda çalışan, daha gelişmiş bir versiyonuna benziyor. İki IE olması ilk başta kafa karıştırıyor, ama bu iki tarayıcı birbiriyle senkronize çalışıyor. Yani mesela masaüstündeki IE ile bir sayfayı yer imlerine eklediğinizde Metro arayüzündeki tarayıcının yer imlerinde de aynı sayfayı görüyorsunuz. Bu güzel olmuş. Ben normalde IE sevmem ama tablette özellikle Metro arayüzündeki Internet Explorer’dan memnun kaldım. Neredeyse bir haftadır kullanıyorum, hala başka tarayıcı yükleme ihtiyacı hissetmedim. Microsoft bu işi iyi kotarmış bence.

Tablette ekran kartı sadece vekaleten bulunduğu için oyun konusunda pek birşey beklememek lazım. Mobil oyunları, hatta 3D olanları bile sorunsuz çalıştırıyor. O konuda sıkıntı yok. Tabi cihaz Windows’la gelince insan biraz daha fazlasını bekliyor. Bejeweled gibi basit oyunları oynamayı denedim. Origin kurdum. Kuruldu, ama çalışmadı. Origin açılıyor, ama nedense kullanıcı adı ve şifre girilen satırlara birşey yazılamıyor. Origin kilitlenmiyor bu arada, pencereyi hareket ettirebiliyorum, sistem tepsisindeki ikonundan kapatabiliyorum. Sadece giriş yapamıyorum. Garip bir durum, belki klavye ve fare bağlasam düzelir. O olmayınca Steam kurdum. Zaten mobil kökenli olan Marvel Puzzle Quest ve iBomber Defense – Pacific oyunlarını indirip denedim. İkisi de sorunsuz çalıştı. Bunlar zaten iki boyutlu oyunlar, sistemi de öyle pek yormuyorlar. Yalnız iBomber Defense’te birşeyleri seçerken hep çift tıklamak gerekiyor. Bunu parmakla yapmak çok zor. Dokunmatik ekran kalemiyle oluyor, ama işte o kalemi yanımızda taşımamız lazım bu sefer de. Belki biryerlerde ayarı vardır bunun. Bu tip cihazlar arttıkça dokunmatik ekranla kullanım için optimize edilmiş oyun ve uygulamaların sayısı da artacaktır.

Acer Iconia W4’te MicroSD kart girişi var. Ben buraya performansı ortalama üzeri olan (UHS1) bir 32GB kart taktım. Windows bunu sabit disk olarak görüyor. SD karta uygulama kurmak mümkün. Hatta mesela ben Steam’i ve yukarıda bahsettiğim iki oyunu SD karta kurdum. Gayet güzel çalışıyor, yavaşlık hissedilmiyor. Tabi iyice ucuza kaçıp yavaş bir kart alsaydım belki performanstan şikayet ederdim, ama benim aldığım ve zaten çok da pahalı olmayan kart beni memnun etti. Hafıza kartı olayı önemli, çünkü Windows zaten kendi başına neredeyse 20GB yer tutuyor. E bu aletlerin de genelde 32GB kapasiteli olanları satılıyor piyasada, 64GB olanı (aralarında 50$ oluyor genelde, tabi burada o fark daha da büyük olur) az bulunuyor. Kapasite 32GB olunca düzgün kullanım için hızlı bir kart kullanmak önemli, çünkü ister istemez sık sık o karta birşeyler yazılıyor veya okunuyor.

Cihazın aynı zamanda şarj olmasını sağlayan MicroUSB yuvasına OTG ile flash disk bağlamak mümkün. Windows bunları sanki normal bilgisayarın USB yuvasına takılmış flash disk gibi görüyor. Android’e göre daha sorunsuz yani bu konuda. Yine aynı OTG kablosuyla diğer USB cihazları (klavye, fare, gamepad, titreşimli masaj aleti, vs.) bağlamak da mümkün. Tabi tüm bunlar gücü tabletten alıyor. O esnada tableti şarj edemiyoruz, bu yüzden harici cihaz kullanımını abartmamakta yarar var. Abartacaksak (hani niyeti bozmuşsak) en mantıklısı harici güç bağlantısı olan bir USB çoklayıcı edinmek.

Güç dedik, şarj dedik, pil ömrü meselesine de değinelim. Bu bir ürün incelemesi olmadığı için cihazın şarj ömrünü farklı senaryolara göre ölçmedim. Lakin şunu söyleyebilirim: Metro arayüzünde çalışan uygulamalar pil tüketimi konusunda oldukça cimriler. Windows 8.1 de bu konuda oldukça başarılı. Ancak masaüstü modunda çalışan uygulamalarda böyle bir optimizasyon pek yok. Ben bu tabletleri amacına uygun şekilde kullananların pilden şikayet edeceğini sanmıyorum.

İşte, dönüp dolaşıp “amaca uygunluk” meselesine geldik. Evet, cihaz tam teşekküllü Windows 8 çalıştırıyor. Teoride masaüstü bilgisayarınızdaki hemen her uygulamayı (zorlayıcı oyunlar veya aşırı işlem gücü gerektiren render uygulamaları gibi şeyler hariç) bunda da çalıştırabilirsiniz. Pratikte ise masaüstü modu (en azından şimdilik) kullanışlılıktan uzak görünüyor. Tabi tablete bir fare bağlayıp ekranın dibine girerek bu handikap atlatılır, ama dışarıdayken masaüstü modunda birşeyler yapmak biraz zor. Yine de böyle bir imkanın olması bile güzel.

Türkiye’de fiyatlar biraz yüksek gibi, ama yutdışında bu tabletler 7″ orta karar Android tabletleriyle (mesela 2013 Nexus 7 ile) aynı fiyatlara satılıyorlar. Eğer tabletten beklentiniz yoğun biçimde oyun oynamak ve sosyal ağları arşınlamak ise Windows’lu tabletler “henüz” sizi pek memnun etmeyebilir. İleride bazı uygulama açıkları kapatıldığında bu durum değişir tabi, ama şu an vaziyet böyle. Eğer sosyal ağları çok yoğun kullanmıyorsanız, mobil oyunları da “öylesine” oynuyorsanız, hele bir de mobil platformlarda olmayan ama Windows platformunda olan bazı uygulamalara dışarıda da ihtiyaç duyuyorsanız bu tabletlere mutlaka bakın. Bence Microsoft iyi bir iş çıkarmış. Windows 10 geldiğinde bu tabletler ücretsiz güncelleme alır mı bilmem, ama yeni işletim sistemiyle birlikte özellikle tablet modunda kullanışlılığın artacağı kesin. Deneyimler şimdilik bu kadar, müsait olursam cihaza özel bir inceleme de yapabilirim ileride. Okuduğunuz için teşekkürler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder